SİTEME HOŞGELDİNİZ |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
MANİLER
Karanfilim sarkarım
Açılmağa korkarım
Yar geliyor deseler
Ölü olsam kalkarım
Ateşim var külüm yok
Bülbül oldum dilim yok
Yar senden ayrılalı
Ağlamadık günüm yok
Elmayı yüke koydum
Ağzını dike koydum
Şu ellerin içinde
Boynumu büke koydum
Dut yedim duttu beni
Duttu kuruttu beni
Ben gurbete gidince
Yarim unuttu beni
Kebabı ince doğra
Geçerken bize uğra
Başka bir yar seversen
Bilinmez derde uğra
Mendilim bile bile
Ben düştüm gurbet ile
Yedi mendil çürüttüm
Gözyaşı sile sile
Mendilimin uçları
Çıkamam yokuşları
Yârime selam edin
Yedi dağın kuşları
Zeytin yağın şişesi
Ak gülün menekşesi
Oturmuş mani söyler
Ciğerimin köşesi
Can için canan hani
Bu aşka derman hani
Gönül sarayı bom boş
Beyi ben sultan hani
Ata bindim kuruldum
Kız ben sana vuruldum
Keşke vurulmasaydım
Çankırıya duyuldum
|
Şu dağlar soldu yine
Yareler doldu yine
Kaş bozuk çehre eğri
Sana ne oldu yine
Şu dağlar ala dağlar
Al giymiş kara bağlar
Sevdiğinden ayrılan
Kah düşünür kah ağlar
Deniz üstü piyade
Muhabbetler ziyade
Ölüm var ayrılık yok
Böyle and var bende
Yaylı yaylı havada
Bir kuş vurdum yuvada
İkimize bir ölüm
Kalmayalım burada
Yemenimin yeşili
Bulamadım eşimi
Yemenim sende kalsın
Sil gözünün yaşını
Yumurtanın sarısı
Yere düştü yarısı
Nezaketten ne anlar
Şu yezidin karısı
Zeytin yağın şişesi
Aşk ateşine düşesi
Gündüz gelme gece gel
Ciğerimin köşesi
Su gelir millendirir
Çayırı çimlendirir
Benim sevgili yarim
Dilsizi dillendirir
Su gelir lüle lüle
Yar gelir güle güle
Elimde yeşil mendil
Terini sile sile
Odam sarı boyalı
İçi bülbül yuvalı
Böyle sevda görmedim
Ben anamdan doğalı
|
Şu dağlar olmasaydı
Çiçeği solmasaydı
Ölüm Allahın emri
Ayrılık olmasaydı
Gidiyorum kalasın
Sararıpta solasın
Benim gibi yari sen
Arayıpta bulasın
Elimde sarı kağıt
Ağlarım saat saat
İşte ben gidiyorum
Oturun rahat rahat
Evinden gelen olsa
Halimden bilen olsa
Yare mektup yollardım
Çankırıya giden olsa
Bahçelerde hurmayım
Yeşil başlı turnayım
Başka bir yar seversem
Gençliğime doymayım
Su akar merdin merdin
Kim bilir kimin derdin
Ağaçlar kalem olsa
Yazılmaz benim derdim
Bülbülü gül ağlatır
Aşığı yar ağlatır
Ben feleğe ne dedim
Her gün beni ağlatır
Bahçeniz de gül varmı
Gül dibinde yer varmı
Bu akşam geleceğim
Yatağında yer varmı
Karanfilim buğdayım
Sen çiğne ben yutayım
O senin ettiğini
Ben nasıl unutayım
Karanfilim katar oldu
Hasretlik yeter oldu
Bu ayrılık sevdiğim
Ölümden beter oldu
|
Camilerden huu gelir
Çeşmelerden su gelir
Çekerim ayrılığı
Elimizden ne gelir
Şu dereler akıyor
Aşkın beni yakıyor
Gel beraber gezelim
Görenler hep bakıyor
Karanfilim saksıda
Bir yar sevdim gök suda
Mevlam bizi kavuştur
Akşam ile yatsıda
Bahçelerden geçiyor
Bir kuş gibi uçuyor
Beni kendine yaktı
Şimdi benden kaçıyor
Entarin mavi boya
Kenarı ipek oya
Sen beni verem ettin
Sevemedim doya doya
Çayır ince az kaldı
Kenarında iz kaldı
Merak etme sevdiğim
Kavuşmaya az kaldı
Mektubum yazılıyor
Yüreğim sızılıyor
Sarı saçlı sevdiğim
Candan beni arzuluyor
Mektup yazdım acele
Al eline hecele
Mektup benim vekilim
Al koynunda gecele
Bir yar sevdim taburda
Çok iş vardır sabırda
Ölürsek bir ölelim
Çift koysunlar tabuta
Pencereden kuş uçtu
Yandı yürek tutuştu,
Acıyınız a dostlar
Ayrılık bize düştü
|
Ruhum ihtiyar değil
Hiç kimseye yar değil
Çok sevdiğim var ama
Hiç birisi uyar değil
Al bağlamış başına
Rastık çekmiş kaşına
Yeniden bir yar sevdim
Girmiş on beş yaşına
Kamışa bak kamışa
Su ne yapsın yanmışa,
Mevlam sabırlar versin
Yarinden ayrılmışa
İndim dere başına
Yazı yazdım taşına
Gelen giden okusun
Neler geldi başıma
Karanfilsin tarçınsın
Neden böyle hırçınsın
Ne küçüksün ne büyük
Tam benim harcımsın
Yeşil mumu yandırdım
Pençereye kondurdum
El oğlunun yoluna
Gül benzimi soldurdum
Karanfili oydurdum
İçine gül doldurdum
Hayırsız yar yoluna
Gül benzimi soldurdum
Karanfil koydum tasa
Akşamdan girdim yasa
Yedi yıl hizmet ettim
Ela gözlü bir kıza
Karanfilim budama
Sefa geldin odama
Eğer candan seversen
Dünür gönder babama
Karanfil evlek evlek
Dadandı kara leylek
Yazı beraber geçirdik
Kışın ayırdı felek
|
Karanfil oyulurmu
Güzele doyulurmu
Yari güzel olanın
Kolları yorulurmu
Ay doğar idiğinden
Gün doğar gediğinden
Bekar oğlan bekar kız
Dönermi dediğinden
Karanfil özü ile
Kim görmüş gözü ile
Adam yardanmı geçer
Ellerin sözü ile
Saçaklıkta kilim var
Karşı yanda gülüm var
Güzelliğim yok ise
Yetmiş iki dilim var
Yüzüğüm mal taşı
Yandı ciğerim başı
Senden ayrı düşeli
Akıyor gözüm yaşı
İndim nane biçmeğe
Soğuk sular içmeğe
Yarim beni istemiş
Kanadım yok uçmaya
İncili fesli yarim
Bülbül nefesli yarim
Nerelerden geliyor
Sultan misli yarim
Al mendilim sendedir
Bir ucu bedendedir
Dokuz defa yar sevdim
Benim gönlüm sendedir
Duvarlardan aşalım
Çimenliğe düşelim
El kaldır hacet dile
Çabukca kavuşalım
Yedi lüleli pınar
Hep kuşlar ona konar
Yare varamadım
Yüreğim ona yanar
|
Gökte uçan kırlangıç
Kanadı ayruç ayruç
Beni yardan ayıran
Kan kussun avuç avuç
Zeytin yaprağı göktür
Arada düşman çoktur
Düşmanlar ölmeyince
Bize kavuşmak yoktur
Kahve pişmiş soğusun
Koy fincana durulsun
Beni yardan ayıran
Sol böğründen vurulsun
Giden gemi dururmu
Mektup yazsam okurmu
İkimiz bir yastıkta
Yatmak nasip olurmu
Ayva sarı gül sarı
Güle dadanmış arı
Oğlan kızı sevince
Halt etmiş koca karı
Beyaz giyme söz olur
Siyah giyme toz olur
Hep yeşiller giyelim
Muradımız tez olur
İndim dere başına
Sabun koydum taşına
Sevda nedir bilmezdim
O da geldi başıma
Karanfil olacaksın
Sararıp solacaksın
Ben annene danıştım
Sen benim olacaksın
Bu gün ayın onudur
Yüküm buğday unudur
Evliye gönül verme
Eve gider unutur
Akşam oldu gelen yok
Yemek pişti yiyen yok
Gizli sevda çekiyorum
Hiç halimden bilen yok
|
Yol bilen gelir yakın
Yar sevdim cana yakın
Kız Allahı seversen
Eviniz kime yakın
Karşıdaki boz yılan
Gözüm doldu tozunan
Benim gibi varmıdır
Bir gül iken bozulan
Saat onu vurdumu
Çilelerim doldumu
Seni gidi vefasız
Şimdi gönlün oldumu
Karşıdan gördüm seni
Güle benzettim seni
Kıyamadım kokmağa
Ellere verdim seni
Kara karga olsaydım
Selvilere konsaydım
Gelen geçen yolcudan
Ben yarimi sorsaydım
Çimene uzanmışsın
Nar gibi kızarmışsın
Dedim tebrik ederim
Yeni yari kazanmışsın
Bir kuzu meler gelir
Dağları deler gelir
Kimsesiz olanların
Başına neler gelir
Şu giden kayıkmıdır
Gönlüme layıkmıdır
Yarim orada ben burada
Ağlasam ayıpmıdır
Yumurtanın sarısı
Yere düştü yarısı
Düşmanlarım çatlasın
Oldum vezir karısı
Aya baktım ay beyaz
Kıza baktım kız beyaz
Keseye baktım para az
Bu kız bize yaramaz
|
Armut daldan düşermi
Karıncalar üşermi
Sevip sevip ayrılmak
Şanımıza düşermi
Duvara çaktım eyser
Cemalin bana göster
Dolaştım şamı şarkı
Yoktur yarime benzer
Şu dağlar hali kaldı
Kuş uçtu yavru kaldı
Anahtar yar koynunda
Gönlüm kilitli kaldı
Gökte yıdız yüz altmış
Zalim kaşların çatmış
Tanrı bizi topraktan
Seni nurdan yaratmış
Kaşların kara imiş
Gözlerin ela imiş
Sevdanı bana verdin
Çekmesi bela imiş
Şu dağlar yola gelmiş
Çiçeği sola gelmiş
Ölüm Allah’ın emri
Ayrılık ola gelmiş
Benim yarim okumuş
Meğer bahti yok imiş
Ben yari benim sandım
Müşterisi çok imiş
Karanfil koptu sapsız
Goncası var hesapsız
Mektubum yüze vardı
Hepsi kaldı cevapsız
Aşk olur aşık olur
Çoğu sırnaşık olur
Aşıkların kolları
Herdem dolaşık olur
Yaşım altmış gözüm yaş
Yüreğime bastım taş
Yarimi aldı gitti
Bir vefasız arkadaş
|
Kaşların mildir güzel
Gel beni güldür güzel
Hanemiz ayrı ise
Kalbimiz birdir güzel
Siyah saçın örgüsü
Derunumda sevgisi
Arayıpta bulamadım
Buda hüda vergisi
Deniz dibinde midye
Şeker koydum ye diye
Kalk efendim gidelim
Saat geldi yediye
Bahçelerde mor mürdüm
Yari rüyada gördüm
O bana işmar eder
Bende bakarak güldüm
Eli elim de değil
Şalı belimde değil
Durmayıp gideceğim
Fırsat elimde deyil
Aşkından ben eririm
İste canımı veririm
Gençliğine güvenme
Sonra seni görürüm
Çamlar altında durdum
Ben o yare vuruldum
Gençliğime yanarım
Aşkından verem oldum
Çankırı’nın çarşısına
Gün doğmuş karşısına
İnsan gönül verirmi
Kapı bir komşusuna
Kahveler piştimi ola
O yarim içtimi ola
Gül yüzlü kömür gözlüm
Yollara düştümü ola
Kahveyi ağır pişir
Kirazı daldan düşür
Her kirazı yedikçe
Beni aklına düşür
|
Şu dağın önü güzel
Çiçeğin moru güzel
Sabreyleki gönül
Her şeyin sonu güzel
Çaya indim taşa bak
Kipriğin uzun kaşa bak
Bir hayırsız yar imişsin
Gözümden akan yaşa bak
Ocak başı yaş değil
Gümüş ibrik boş değil
Sen orada ben burda
Benim gönlüm hoş değil
Atımı atlatırım
Yemini katlatırım
İş tersine giderse
Çok düşman çatlatırım
Karşıdan gelen atlı
Altında kilim katlı
Anam babam hoş olsun
Hepsinden de yar tatlı
Kebap oldum yiyen yok
Nedir halin diyen yok
Aşk ateşten gömlek imiş
Benden başka giyen yok
Keklik taşta ne gezer
Kalem kaşta ne gezer
Bugün ben yari gördüm
Akıl başta ne gezer
Leblebi koydum tasa
Doldurdum basa basa
Yarim pek güzel ama
Azıcık aklı kısa
Mektup yazdım yaz idi
Kalemim beyaz idi
Yazacağım çok ama
Kağıdım pek az idi
Parmağında mühürü
Yeter ettin kahırı
Kahır kahır üstüne
Ver içeyim zehiri
|
Yattı uykuya daldı
Göğsü açıla kaldı
Bir buğsesini çaldım
Uyandı geri aldı
Ey benim gonca gülüm
Saçların büklüm büklüm
Baktım bir göz ucu ile
Takılıp kaldı gönlüm
Sevdi aldattı beni
Güldü ağlattı beni
Gittim kölesi oldum
Bir kula sattı beni
Ay doğar bedir Allah
Bu sevda nedir Allah
Ya yarimden bir haber
Ya sen ver sabır Allah
Güvercinim süt beyaz
Ayrı düştük biz bu yaz
Mektup eline varınca
Cevabını çabuk yaz
Ocak başında minder
Altını üstüne dönder
İki gözüm sevdiğim
Mektubunu tez gönder
Şeker ezecekmisin
Daldan düşecekmisin
Doğru söyle sevdiğim
Benden geçecekmisin
Altın tepsi kenarı
İçine koydum narı
Gurbet ele gönderdim
Kıvırcık saçlı yari
Artık vakit yanaştı
Saç topuğa dolaştı
Rüyamda seni gördüm
Yine zihnim dolaştı
Bulutlardan beyazsın
Kuşlardan yaramazsın
Bir halde karar etmez
Bir dalda duramazsın
|
Aşkım bir ince yolmuş
Üstü dikenle dolmuş
Geç kalmışım bu yolda
Geçip gidenler olmuş
Bu gün üç gündür güzel
Halim müşküldür güzel
Tepemden ateş çıkar
Senin aşkındır güzel
Kal anın ardı çınar
Hep kuşlar ona konar
Geç buldum tez kaybettim
Yüreğim ona yanar
Maniciyim ezelden
Mani bilmem tez elden
Kör olası gönlüm
Ayrılmıyor güzelden
Karşıda yeşil kapı
İçinde yeni yapı
Beni yardan ayıran
Dilensin kapı kapı
İzmirden gemi gelir
Gözümün nemi gelir
Ağla hey gözüm ağla
Ayrılık demi gelir
Beni soktu yılanlar
Merhem edin bilenler
Acep şehit olurmu
Yar yoluna ölenler
Açık giyme üşürsün
Güzellikte meşhursun
Yalınız bir kusurun var
Herkezle görüşürsün
Çayırda kıldım namaz
O da hakka dayanmaz
Cahilin ettiğini
Allah bile aramaz
Deniz mil ile olur
Sevgi dil ile olur
İki yar sevilirmi
Gönül bir ile olur
|
Tabağa koydum reçel
Bu günler gelir geçer
Ağzım dilim söylemez
Kalbimden neler geçer
İşte geldim ben sana
Merhamet eyle bana
Yarim ben ölüyorum
Derdine yana yana
Çekmecemin kilidi
Üstünü güller bürüdü
Sen orada ben burada
Geçen ömrüm çürüdü
Entarisi filizi
Kim bilir kalbimizi
Hafif bir rüzgar esti
Ayırdı ikimizi
Entarsi penbeden
Yakışıyor giymeden
Yaktın beni bitirdin
Muradıma ermeden
Derelerde çakıl taş
Ördeklerde yeşil baş
Öyle bir yar sevdimki
Orta boylu çatık kaş
Bağa girdim üzüme
Dalı girdi gözüme
Bir sözüne gücendim
Ölsem bakmam yüzüne
Portakalı soyamadım
Konsula kayamadım
Ne sıcak kanın varmış
Ben sana doyamadım
Mavi yelek mor düğme
Yine geldin gönlüme
Her gönlüme geldikçe
Kan damlar yüreğime
Yeşil iplik bükeyim
Derdim kime dökeyim
Yarden gelen mektubu
Kefenime dikeyim
|
Zeytin yaprağın dökmez
Muhabbet serden gitmmez
Bu gözler seni sevdi
Başkasına kar etmez
Bahçelerde sedef yar
Ölüyorum medet yar
Ben burada ölürsem
Ecelime sebep yar
Mektup üstünde pulllar
Sevgilim mektup yollar
Dua edin komşular
Kavuşsun hasret kollar
Bülbülün yuvasından
Su içtim kovasından
Ben yarime kavuştum
Erenler duasından
Saçım uzun kalkmıyor
Yar yüzüme bakmıyor
Yar üstüme yar sevmiş
Hiç Allahtan korkmuyor
Raftan aldım makası
Açtım gömlek yakası
Bizim evden görünür
Sevdiğimin odası
Karşıdan gel göreyim
Saçın uzun öreyim
Senin gibi zalime
Nasıl gönül vereyim
Şu armudun dalı var
Odasında halı var
Çankırıda çok gezdim
Benden de sevdalı var
Gidiyorum işte gör
Hayalimi düşte gör
Sen kadrimi bilmedin
Bir kötüye düş de gör
Keten gömleğim kat kat
Birini giy birini sat
Başka bir yar seversen
Kalkmaz döşeklere yat
Bu dağı aşam dedim.
Aşam dolaşam dedim.
Bir vefasız yar için
Âleme paşam dedim.
Dağları dağlasınlar
Ben ölem ağlasınlar
Yârimin mendiliyle,
Yaramı bağlasınlar.
Su gelir bendi döğer
Göğer bostanım göver.
Ben burada garip düştüm
Her gelen beni döver.
Şeftali şitil ettim,
Yarama fitil ettim.
Ölüm ALLAH ın emri.
Mevla’ma şükür etim.
Karadır kaşın ördek.
Yeşildir başı ördek.
Her gün küt, küt gezersin.
Hanidir eşin ördek.
|
Gidiyorum ilinizden
Kurtulam dilinizden
Yeşilbaşlı ördek olsam
Su içmem gölünüzden
Duvardan iner akrep
Ağzında yeşil yaprak
Muradıma ermeden
Almasın kara toprak
Çıktım dağlar başına
Bağırdım hak aşkına
Beni yare kavuştur
Hasan Hüseyin aşkına
Şimşir yaprağın düşür
Altında kahve pişir
Yarin elden gidiyor
Aklın başına devşir
Sarı kurdelem ensiz
Sarardım soldum sensiz
Seni dinsiz imansız
Nasıl yatarsın bensiz
Çubuk ok yel benim
Kahyam mıdır el benim
Eller ne derse desin
Sen benimsin ben senin
Kal adan indim iniş
Çevresi türlü yemiş
Yare mektup yolladım
Kendisi gelsin demiş
Kalp gözün sabır taşımı
Aşka çarptım başımı
Irmak etsem diyorum
Dinmeyen göz yaşımı
Ekin ektim çöllere
Ben yedirdim ellere
On yedimde yar sevdim
Oda gitti ellere
Diz Huzuruna varayım
Çöküp yalvarayım
Sensin çalan gönlümü
Aç koynunu arayayım
Ata biner allanır
Bacakları sallanır.
Çalımından utanmaz,
Emanet at kullanır.
Ay ermeyiz ermeyiz,
Cama perde germeyiz.
Kaynana oynamadan,
Biz gelin vermeyiz.
Akşam oldu vakt oldu,
Sinem yâre taht oldu.
Benim bu kara bahtım
Bilmem ki ne vakıt oldu.
Geceler göçtü benden,
Aç gözüm doymaz senden.
Kâfir putundan dönmez,
Ben nasıl dönem senden,.
Bu dağda kuş oturur
Kuş,kuşa yem götürür
Bıldır ki şad gönlümde
Bu yıl baykuş ötüşür.
|
Manici başımısın
Cevahir taşımısın
Ayda bir mektup göndersem
Koynunda taşırmısın
Maniyi baştan söyle
Kalemi kaştan söyle
Benim karnım acıktı
Ekmekten aştan söyle
Maniye maraz derler
Güzele kiraz derler
Kime derdmi açsam
Bu dert sana az derler
Mektup yazdım açtımı
Oktan yaya ulaştımı
Gitti yarim gelmedi
Acep benden geçtimi
Su gelir akar gider
Yar gelir bakar gider
Nideyim öyle yari
Yüreğim yakar gider
Tarlada dolu çiçek
Benim yarim bir melek
Lakin bahtım yok imiş
Neler etti şu felek
Armut dalda dal yerde
Bülbül öter her yerde
Felek bizi ayırdı
Her birimiz bir yerde
Şu ayva yarılacak
Yar bana darılacak
Sana olan muhabbet
İkiye ayrılacak
Derdim baştan aşıyor
Çilem dolmuş taşıyor
Ben tek başıma kaldım
Herkes eşle yaşıyor
|
Aşkından öleceğim
Ne zaman güleceğim
Alnıma ne yazılmışsa
Şüphesiz göreceğim
Telgraflar direkte
Sevdam gizli yürekte
Benim iki yarim var
İkisi bir örnekte
Gökte yıldız yüzaltmış
Yarim uykuya yatmış
Uyku değil meramı
Sevda onu bunaltmış
Dağlar dağladı beni
Gören ağladı beni
Değme zincir kar etmez
Gönül bağladı beni
Elif üstünde cimler
Bülbül kafeste inler
Benim kalbimde sensin
Senin kalbinde kimler
Gidersen uğur olsun
Deryalar yolun olsun
Başka bir yar seversen
İki gözün kör olsun
İnci çubuk merdane
Tütünü dane dane
Benim bir sevdiğim var
Şu cihanda bir tane
Karanfil ekermisin
Bal ile şekermisin
Dünyada yaktın beni
Ahi rette çekermisin
Karanfil deste gerek
Destesi dosta gerek
Gecesi yar koynunda
Gündüzü hasta gerek
|
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 38 ziyaretçi (41 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|